Hepimiz günlük hayatta unutkanlıktan şikâyet edebiliriz; ‘anahtarımı sürekli kaybediyorum, evlilik yıldönümümü unuttum, marketten alacaklarımı unuttum’ gibi yakınmalardan dert yanabiliriz.
Yoğun çalışma temposunda, uykusuz kaldığımız günün sabahında, stresli olduğumuz bir dönemde ya da demir veya D vitamini gibi vitaminlerimiz düştüğünde unutmak doğal süreç oluyor. Ancak, bazı unutkanlıklar sıradan bir yakınmadan fazlası olabilir.
Günlük yaşantınızı etkileyen, sizi zor durumda bırakan ve hatta hayat kalitenizi düşüren unutkanlıklar, basit bir yorgunluk ya da stres belirtisi değil, daha ciddi bir sağlık sorununun işareti olabilir.
Ne zaman kırmızı alarm?
- Normal işleri yapmakta zorlanmaya başladıysanız: En önemli işaret, daha önce kolaylıkla yaptığınız işleri artık yapmakta zorlanmaya başlamanızdır. Yemek yapmak, evi toplamak, alışveriş yaparken para üstü almak gibi gündelik işler, beynimizde adeta otomatik olarak yürüyen görevlerdir. Fakat bu basit işleri yerine getirmekte zorlanıyorsanız, dikkatli olmanızda fayda var. Örneğin, yemek yaparken yaptığınız işi unutup yemeği ocakta bırakmak, yemeğin içine tuz koyup koymadığınızı hatırlamamak veya markete gittiğinizde alacağınız malzemelerin bazılarını unutmak, beyninizin bu tür otomatik süreçlerde zorlandığını gösterir. Eğer bu durum iş hayatınıza ya da sosyal ilişkilerinize yansıyorsa, sadece siz değil, çevrenizdekiler de bu değişiklikleri fark etmeye başlayacaktır.
- Yön sorunları başladı ise: Sık gittiğiniz bir yeri bulmakta zorlanıyorsanız ya da yaşadığınız çevrede yön duygunuzu şaşırıyorsanız, bu bir alarm işareti olabilir. Örneğin, yıllardır oturduğunuz mahallede yürüyüş yaparken eve geri dönmekte zorlanıyorsanız, daha önce hiç yaşamadığınız bir kaybolma hissi yaşıyorsanız önemlidir. Yön bulma, beynimizin mekansal hafızayı kullanarak yerleri ve yolları hatırlama yeteneğine dayanır. Eğer bu yetenekte bir zayıflama varsa, zihinsel fonksiyonlarınızda bir gerileme yaşanıyor olabilir.
- Zaman kavramını karıştırıyorsanız: Zaman kavramında yaşanan karışıklıklar küçük bir unutkanlık gibi görünse de ciddiye alınması gereken önemli işaretler olabilir. Örneğin, sabah uyanıp işe hazırlanırken aslında hafta sonu olduğunu fark edemiyorsanız, beyniniz size sinyal veriyor olabilir. “Bugün ayın kaçı?” ya da “Şu an saat kaç?” gibi soruları yanıtlamakta zorlanmak, zaman algınızda bir kopukluğa işaret eder. Sadece günleri karıştırmakla kalmaz, olayların sırasını da karıştırmaya başlayabilirsiniz. Örneğin, yıllar önce yaşanan bir olayı sanki geçen hafta olmuş gibi hatırlamak veya birkaç gün önceki bir olayı çok eskiymiş gibi düşünmek, beyninizin zamanla bağlantısında bir sorun olduğunu gösterir. Bu tür belirtiler, Alzheimer gibi nörolojik hastalıkların erken evrelerine işaret edebilir, bu yüzden göz ardı edilmemelidir.
- Sık sık aynı soruları sormaya başladıysanız: Eğer bir konu hakkında aynı soruları tekrar tekrar soruyorsanız ve daha önce aldığınız cevapları hatırlamakta güçlük çekiyorsanız, bu durum ciddi bir unutkanlık belirtisidir. Örneğin, arkadaşınıza “Yarın buluşacak mıydık?” diye sorduğunuzu unutarak aynı soruyu birkaç saat içinde tekrar soruyorsanız, bu durum hafızanızın artık kısa süreli bilgileri tutmakta zorlandığını gösterir. Ya da ailenizdeki insanlar sizin sık sık aynı soruları sorduğunuzu söylüyorsa bu önemlidir.
- Hesap yaparken zorlanıyorsanız: Hesap yapmak, günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçasıdır; markette para üstü hesaplamaktan, faturaları düzenlemeye kadar pek çok alanda basit matematik becerileri kullanırız. Eğer bu işlemleri yapmakta zorlanıyorsanız ya da normalde hızlıca çözebildiğiniz problemler için fazladan çaba harcamaya başladıysanız, bu durum hafızanızın ve bilişsel yeteneklerinizin zayıfladığını gösterebilir. Bu tür sıkıntılar, yalnızca günlük yaşantınızı etkilemekle kalmaz, aynı zamanda beyninizin daha karmaşık görevlerle başa çıkma kapasitesini de sınırlandırabilir.
- İsimleri sık sık unutuyorsanız: Hepimiz bazen bir ismi hatırlamakta zorlanabiliriz, bu gayet normaldir. Ancak, sıkça görüştüğünüz kişilerin isimlerini unutmaya başladıysanız, bu durum dikkat gerektirir. Özellikle yıllardır tanıdığınız komşunuzun ya da yakın arkadaşınızın adını hatırlayamamak, hafızanızda bir sorun olduğunu gösterebilir. Mesela, bir komşunuzla karşılaştığınızda ismini hatırlayamıyorsanız ya da yakın bir arkadaşınıza ismiyle hitap etmekte zorlanıyorsanız, hafıza işlevlerinizde yavaşlama olabilir. İsimler, kişisel ilişkilerimizin temelidir. Bu basit bilgiyi sık sık unutmak, beyninizin hafıza kapasitesinde bir zayıflama olduğunu gösterebilir.
- Yeni bilgileri öğrenmede zorluk çekiyorsanız: Yeni bilgiler öğrenmekte zorlanmak, unutkanlığın önemli bir belirtisi olabilir. Hafıza, sürekli yeni bilgileri işleyen bir sistemdir. Eğer yeni bir telefon numarasını ya da adresi defalarca tekrarlamanıza rağmen hatırlayamıyorsanız, hafızanız zayıflamış ve beyin yeni kayıt yapmakta zorlanıyor demektir. Örneğin, bir arkadaşınızın telefon numarasını tekrar ettiğiniz halde aklınızda tutamıyorsanız, bu bir işarettir. Normalde birkaç tekrar sonrası yer eden bilgiler artık kısa sürede unutuluyorsa, beynin yeni bilgileri işleme kapasitesi azalmış olabilir. Bu tür zorluklar, unutkanlığın ilerlediğini ve günlük yaşamınızı zorlaştırdığını gösterir.
- Ruh halinizde değişiklikler fark ediyorsanız: Unutkanlık sadece hafızayı değil, ruh halinizi de etkileyebilir. Hafıza sorunları, kişinin davranışlarında ve duygusal tepkilerinde değişikliklere yol açabilir. Eskiden neşeli ve sosyal biriyken, daha içe kapanık, sinirli veya huysuz hissetmeye başladıysanız, bu dikkate alınması gereken bir durumdur. Örneğin, eskiden arkadaşlarınızla buluşmaktan keyif alırken, artık evde kalmayı tercih ediyorsanız, bu önemli bir değişiklik olabilir. Ani öfke patlamaları ve küçük şeylere aşırı tepki vermek de unutkanlıkla bağlantılı olabilir. Eğer ruh halinizde bu tür ani değişiklikler fark ediyorsanız, hafife almamalısınız.
- Eşyalarınızı sürekli kaybediyorsanız: Anahtarlarınızı, cüzdanınızı ya da telefonunuzu kaybetmek, hemen hemen herkesin zaman zaman yaşadığı bir durumdur. Ancak sürekli olarak eşyalarınızı yanlış yerlere koyuyor ve nereye bıraktığınızı hatırlamakta zorlanıyorsanız, bu daha ciddi bir sorunun işareti olabilir. Örneğin, gözlüğünüzü buzdolabında, telefonunuzu ise çamaşır sepetinde bulmak gibi tuhaf ve alışılmadık yerlerde eşyalarınızı unutmaya başladıysanız, bu durumun farkına varmanız önemlidir. Eşyaları kaybetmek, kişinin genel organizasyon becerisinin zayıfladığını ve dikkat dağınıklığı yaşadığını gösterir. Eğer sürekli olarak bu durumla karşılaşıyorsanız, beyninizin hafıza ve yön bulma işlevlerinde bir sorun olabilir.