Zor bir dönemden geçiyorsanız ve kafanız dalgınsa bazı unutkanlıklar normal sayılabilir. Ancak bu unutkanlık durumu uzun sürüyorsa, sürekli anahtar, cep telefonu gibi eşyalarınızı bir yerde unutuyorsanız, buzdolabına ayakkabı çekeceği koymak gibi tuhaf hareketler yapıyorsanız bu hastalık habercisi olan bir unutkanlık olabilir.
Bunama ve en yaygın türü olan Alzheimer’ın maalesef hala kesin bir tedavisi yok ve görülme oranı gittikçe artıyor. Bunun bir nedeni yaşam süresinin uzaması, bir diğer nedeni ise yaşamsal alışkanlıklarımızın değişmesi, doğadan kopuk, pasif, dört duvar arasında geçirilen bir yaşam şekline bürünüyor olmak. İşte bu nedenle henüz tam olarak Alzheimer tanısı almadan önce hafif bilişsel işlev bozukluğu olarak tanımladığımız dönemde durumu fark edip hızlı önlem almak önemli hale geliyor. Özellikle ailede unutkanlık yakınması olan bireyler varsa daha da önemsemek lazım.
Unutkanlık ne zaman tehlikeli?
Bunama yani demans kişide hafıza, dikkat, konuşma yetisini bozar ve etrafıyla algısını değiştirerek davranışta farklılaşmalar yaratır. Kişi yaşadıklarını akılda tutamaz, derdini tam anlatamaz. Kıyafet seçmek gibi basit işlerini yerine getiremez, kelimeleri bulamaz, hesap yapmakta zorlanır, ruh halinde ani değişimler olur.
Unutkanlık neden sürekli artıyor?
Demans ve Alzheimer nörodejeneratif yani sinir hücrelerinde bozulmaya veya ölüme yol açan, tedavi edilemeyen hastalık türlerinden. Nöronlardaki bu bozulmanın en önemli nedenleri de kötü beslenme, paketli ve katkılı gıdalar, hareketsiz yaşam ve hareketsiz bir zihin. Dünyada 44 milyon demans ülkemizde 900 bin demans hastası var. 2050 yılında bu sayının 2 katına çıkması bekleniyor. Tabii insan ömrünün uzaması da bunun nedenlerinden bir diğeri.
Alzheimer ile şeker hastalığı arasındaki ilişki nasıl?
Kan şekeri ile Alzheimer hastalığı arasında yakın bir ilişki var. Alzheimer hastalığındaki nöronların bozulmasına neden olan iltihaplanma kan şekerinde bozulma ile başlıyor. Fazla karbonhidratlı, işlenmiş gıda ile beslenmek insülinin daha fazla salgılanmasına neden oluyor. İnsüline karşı vücut belli bir dozdan sonra direnç geliştiriyor ve bu nedenle insülin sesini duyurmak için daha fazla salgılanmaya başlıyor. Bu da glikozun beyne ulaşmasını engelleyebiliyor ve amiloid plak birikimine neden oluyor. Yani beyin en önemli yakıtı olan glikozdan mahrum kalır ve plak birikimi yaşanır. Bunun sonucunda da iltihaplanma dediğimiz enflamasyon başlar.
Peki, şeker metabolizmasını neler bozar? Paketli gıdalar, işlenmiş karbonhidratların yanı sıra, uyku apnesi, obezite ve sigara da buna neden olabilir.
Kimler ve hangi meslekler Alzheimer için risk altında?
Alzheimer ve bunamanın vücutta enflamasyon ile yakından ilişkili olduğunu söyledik. Bu nedenle vücudu toksinlerden arındırmak, hareketli yaşamak ve iyi beslenmek, sağlıklı, işlenmemiş karbonhidratlara yönelmek önemli. Bunların yanı sıra başka riskler de var.
– 65 yaşın üstünde 9 kişiden 1’i demans riski ile karşı karşıya ve 65 yaş üstünde her 5 yılda bir sıklığı 2 kat artar. 85 yaş üstünde ise her 3 kişiden biri Alzheimer hastası.
– Alzheimer’da genetik faktör yüzde 5 ila 10 arasında etkili. apoE4 geni Alzheimer için risk taşıyan gen ancak çevresel faktörler düzeltilirse, kişi iyi beslenir, hareketli bir hayat sürerse, kan şekerini kontrol altında tutar, zihinsel ve sosyal açıdan aktif olursa gene rağmen hastalıktan korunabilir. Ailede genç yaşta ya da çok sayıda insanda Alzheimer varsa genetik test yapılabilir.
– Mesleki olarak kimyasal ve toksik maddelere yoğun olarak maruz kalanlar, elektromanyetik dalgaların yoğun olduğu alanlarda çalışanlar, kurşun, cıva, alkol, benzen, tolven ve solventlere maruz kalan mesleklerde çalışanlar. Ayrıca pestisite maruz kalan tarım işçileri risk altında.