Yaz sıcakları vücudunuzu nasıl etkiliyor?

Bu yazımız 07.08.2018 tarihinde cnnturk.com'da yayınlanmıştır.

Siz de benim gibi sıcak havaları seviyor ve yaz mevsiminin gelmesini iple mi çekiyorsunuz? Çoğumuz yaz mevsimini seviyoruz ancak vücut sağlığımız için sıcak havalarda dikkat etmemiz gereken bazı şeyler var.

Vücudumuzun sağlıklı çalışması için en sevdiği iç sıcaklık 37 derecedir, bu da dış ortamda 22-24 derecelik bir sıcaklıkla eşdeğerdir. Vücut sıcaklığınızı ölçmenin en ideal yolu dilinizin altına derece koymaktır. Vücudumuz çalışırken 37 derece olan ideal iç sıcaklığını dengede tutmaya çalışır. Bunu yapabilmesi için kendi kendini ısıtma ve soğutma yeteneğine sahiptir. Yaz ayları ile birlikte havalar ısınır, 30 derece üzerindeki sıcaklıklarda vücut, sıcaklığını dengede tutmakta zorlanır ve iç sıcaklığınız artmaya başlar. Vücut iç sıcaklığınız arttığında kalp atışlarınız hızlanır ve deriye yakın olan kan damarları vücuttaki artan ısıyı deriniz yoluyla dışarı atmak için genişler.

Bir saat çalışma bir litre ter attırıyor

Özellikle dış ortamdaki sıcaklık vücut sıcaklığınızdan fazla ise iç sıcaklığı atmak için aşırı terlemeniz gerekir. Kan damarları cilt yolu ile ısıyı artırmak için genişleyerek kanın çoğunu cilde yolladığında kaslarınıza, beyninize ve iç organlarınıza daha az kan taşınır. Bununla birlikte ter yolu ile ısıyı atmak için kan damarlarından su da çekilir. Kandaki su azalınca kandan besinlerin organlara iletilmesi, vücudumuzda bulunan toksinlerin atılması, eklemlerimizin kayganlaşması için gereken su azalacağı için vücudumuz görevlerini yapmakta zorlanmaya başlar.

35 derece üzeri sıcak havada bir saat yoğun çalıştığınızda bir litreye yakın ter atarsınız. Eğer vücudunuz sıvı kaybetmeye devam ederse, koordinasyon ve güç kaybı, bitkinlik, konsantrasyon güçlüğü, kramp ve kas ağrıları, yorgunluk, bulanık görüş, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı ve bilinç kaybı gibi yakınmalar olabilir.

Sıcaklık yorgunluğu nedir?

Sıcak havalarda vücut iç sıcaklığının artması ile deride ter buharlaşarak vücudu serinletir. Bu serinletme sırasında, vücut kanın çoğunu deri yüzeyine doğru taşır. Eğer kalın kıyafetler giyiyorsanız, terin buharlaşması zorlaşır. Normal şartlarda 37 derece olan vücut sıcaklığı 39-40 dereceye yükselirse, beyin kasların çalışmasını durdurur ve sıcaklık yorgunluğu dediğimiz durum oluşur. Vücut ısısı 40-41 dereceye ulaştığında ise sıcak çarpması gerçekleşir ve vücut fonksiyonları düzgün çalışamaz, dokular ve organlar zarar görmeye başlar. Sıcaklık yorgunluğunun yaygın belirtileri baş dönmesi, bayılma hissi, bilinç bulanıklığı, aşırı terleme, koyu renkli idrar, soğuk ve solgun bir cilt, baş ağrısı, mide bulantısı veya kusma, nabız atışı, kas krampları ve yorgunluktur.

Su içmek için susama sinyali beklemek tehlikeli

Bu yakınmalar olduğunda bir an önce daha soğuk bir ortama geçmek, alkolsüz ve kafeinsiz soğuk içecekler tüketmek, soğuk bir duş alıp dinlenmek gibi soğutucu uygulamalar faydalı olabilir. Sıcaklığın vücutta sebep olduğu sorunları azaltmanın en iyi yolu terle kaybedilen suyun geri alınmasıdır. Her 15 dakikada bir gibi sık aralıklarla bir bardak su içmek (150-200 ml kadar), daha az sıklıkta fazla miktarlarda su içmenizden daha faydalı olacaktır.

Su içmek için susama sinyalini beklemek tehlikelidir. Çoğu insan vücutlarındaki sıvı kaybının onları ciddi anlamda etkileyene kadar susadıklarını fark etmez. Eğer sıvı kaybı vücut ağırlığının yüzde 8’ine ulaşırsa, ‘sıcak çarpması’ riski başlar ve oksijensiz kalan beyin ve diğer organlar kendilerini artık hiçbir şekilde serinletemediklerinden hayatı tehdit eden bir durum ortaya çıkar.

Sıcak çarpması nedir?

Vücudun sıcak havalarla baş etmesinin iki yolu vardır: Nefes alıp vermek ve terlemek. Çok uzun süre sıcağa maruz kaldığınızda vücut terleme sistemi aşırı çalıştığından belli bir aşamadan sonra çalışamaz hale gelir. Terlemesi duran bir kişi çok kısa sürede sıcaklık yorgunluğundan sıcak çarpması durumuna geçebilir. Çünkü terlemenin durmasıyla birlikte karşı konulamayan bir iç sıcaklık oluşur. İç sıcaklıktan en başta beyin etkilenerek bilinç bulanıklığı veya bilinç kaybına neden olur.

Bunun için şu benzetmeyi yapabiliriz; Araba sürdüğünüzde ısı ışığının yandığını görürsünüz, araba çok çalıştığından soğutma sistemi bir şekilde bitkin düşmüştür. Arabayı kapatır ve biraz soğumasını bekler ve yeniden sürmeye devam edebilirsiniz. Ama bunu yapmayıp aynı şekilde yola devam ederseniz, problem soğutma sisteminden daha ileri bir seviyeye taşınarak motoru da etkiler ve bir süre sonra araba kendiliğinden durur.

Sıcak çarpmasının erken belirtilerini gözden kaçırmayın

Sıcak çarpması belirtileri başlamadan önce vücudumuzda bazı sinyalleri dikkate almak riski azaltabilir. Bu belirtiler arasında ciltte kırmızı döküntüler, kas krampları ve ödem-şişkinlik vardır. Terleme sırasında terin ciltten dışarı atıldığı bazı ter bezleri tıkalı olabilir, bu da tıkalı bezlerin yüzeyinde kırmızı noktaların yani isilik denilen döküntülerin oluşmasına neden olur. Vücudumuzdan ter yoluyla çok fazla miktarda su attığımızda, bunu su içerek telafi etmeye çalışsak bile vücuttaki su-tuz dengesini kuramadığımız için kas krampları gerçekleşir.

Bahsettiğimiz bu belirtiler müdahale edilmediğinde daha şiddetli boyutlara ulaşır. Eğer cildiniz kuruyor ve kırmızı döküntüler oluşturuyorsa, önlem almalısınız. Eğer sıcak havanın yanında yoğun neme (%60 ve üzeri) maruz kalıyorsanız, terleseniz bile teriniz deri yüzeyinde kurumaz. Bu nedenle sıcaklığın nemle birleştiği durumlarda sağlığımız daha fazla risktedir. Sıcak çarpması belirtileri başlayan kişilerde uygulanacak en iyi yöntem, vakit kaybedilmeden hayati damarların bulunduğu kasıklara ve koltuk altlarına buz torbaları koymaktır.

Sıcak çarpmasının vücudunuz üzerindeki etkileri

Kalp: Kalp atışları hızlanır, kan basıncı düşer ve kalp yüklenmesi başlar. .

Sinir Sistemi: Baş ağrısı, bilinç kaybı veya halüsinasyonlar, aşırı sinirlilik hali, veya nöbet görülebilir.

Bağırsaklar: Mide bulantıları ve kusma olabilir.

Dolaşım Sistemi: Kan damarlarında küçük kan pıhtıları oluşabilir. Bu da beyin gibi organlara pıhtı atmasına neden olur.

Böbrekler: Böbreklere kan akışı zayıfladığından yeterince oksijen taşınamaz. Vücuttan idrar çıkışı azalır ve böbrek yetmezliği görülebilir.

Deri: Terleme yolları kapatılır. Deriye dokunulduğunda oldukça sıcak olduğu hissedilir.

Kas Sistemi: Dehidrasyona bağlı olarak kas krampları, istemsiz kasılmalar kaslarda genel güçsüzlük görülebilir.

Sıcak havalar psikolojinizi ve kronik ağrılarınızı da etkiler

Sıcak iklimde yaşayanlar tahmin edilenin aksine daha gergin ve hatta şiddete daha eğilimlidirler. Çünkü beynimiz ve vücudumuz dış ortamdan gelen aşırı sıcaklığa karşı vücudu serinletmek için birlikte hareket eder. Beynimizde hipotalamus bölgesi vücudumuzun sıcaklığının dengede tutulmasından sorumludur. İç sıcaklık arttığında, hipotalamus sinir lifleri ile vücuda terlemeye başlamasını ve fazla sıcaklığı atmasını emreder. Sıcaklık zirveye ulaştığında ise sinir lifleri beynin vücuda gönderdiği serinletme sinyallerinin kesilmesine yol açar. Bu da terlemenin durmasına neden olur ve sıcak çarpmasına doğru gidildiğinin işaretidir. Ayrıca aşırı sıcak hava ve %60 üzerinde nem, günlük stres faktörlerini artırdığı, uyumada zorluklar yaşattığı ve dehidrasyon riskini yükselttiği için ruh hali ve davranışlarımızı olumsuz etkiler. Ayrıca aşırı sıcaklıkta beyin “savaş ya da kaç” moduna girer ve vücutta adrenalin hormonu salgılanmasına yol açar. Bu durum aşırı sıcak havalarda insanların daha irrite olmasına neden olur.

Yine sıcaklık ve nem kronik ağrıları olan insanları olumsuz yönde etkiler. Çünkü bu tür rahatsızlıkları olan hastalar, nem veya ısı değişimlerine karşı vücutlarını yönetmede iyi değillerdir. Ayrıca, vücuttaki sıvı kaybı arttığı için eklemlerin yeterince kayganlaştırılamadığı düşünülmektedir. Bu şekilde de vücutta inflamasyon ve ağrı artabilir. Ek olarak, yüksek sıcaklık ve nem, çevredeki ozon seviyelerini aşırı oranda artırdığı için astım, fibromiyalji, multipl skleroz ve kronik yorgunluk sendromu olan kişilerde bu durum ekstra stres yaratabilmektedir.

Kimler sıcak çarpması riski altındadır?

Vücudun iç sıcaklığını kontrolde tutabilmesinde yaş önemlidir. Küçük çocuklar ve yaşlılar, aşırı sıcaklarla baş etmede, erişkinlerden daha fazla zorluk çekerler. Sıcak havalarda egzersiz yapmak, alışkın olmayanlar için sıcaklık çarpması riskini artırır. Kalp ve akciğer rahatsızlıkları olanlar, obezite hastaları sağlıklı bireylerden çok daha fazla risk altındadır. Diğer riskli gruplar arasında dolaşım bozuklukları ve diyabet hastalarını sayabiliriz. Bu kişiler sıcak havalarda temkinli olmalı, herhangi bir belirti halinde derhal hekime başvurmalıdır.

Alkol, bazı tansiyon ilaçları (beta bloker, diüretik içeren), bazı psikiyatrik ilaçlar da sıcak çarpmasına zemin hazırlayabilirler. Bu ilaçları kullanıyorsanız mutlaka hekiminize danışın. Güneşli sıcak bir havada dışarı çıkanlar, geniş ve hafif kıyafetler giymeli, çok miktarda sıvı tüketmeli, düzenli olarak güneş koruyucu krem uygulamalı ve vücutlarında oluşan mide bulantısı, baş ağrısı ve yorgunluk gibi belirtileri dikkate almalıdır.

Randevu Alın

    Formu doldurun, sizi arayalım

    Bu yazıyı paylaş

    Randevu Al Hemen Ara
    WhatsApp'tan bize yazın
    BENZER YAZILAR